Van Haber
Özgün ve tarafsız haberin adresi

İran Tahran’a çağırdığı Rojava’daki Arap aşiretlerinden ne istedi ?

473

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın yardımcısı Ali Memluk’un Rojava’ya giderek görüştüğü Arap aşiret liderleri Tahran’da İran’lı yetkililerle bir araya geldi.

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın yardımcısı Ali Memluk 5 Aralık’ta Kamışlo’ya yaptığı ziyarette 27 Arap aşiret kanaat önderiyle görüşerek çocuklarının DSG’den ayrılmaları için baskı yapmıştı.

Ali Memluk’un Rojava’da Arap aşiretlerle görüşmesinden bir kaç gün sonra bu kez İran, Arap aşiret liderlerini Tahran’a davet etti. Arap aşiretler 2019’ün son günlerinde Tahran’a giderek İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in danışmanı Ali Ekber Wilayeti ile görüştü.

Toplantıda çekilen bir videoda Elmamre aşiret lideri Faysal El Azl, “Amerika’nın Suriye doğusu ile ilgili bir projesi var ve bunun için Demokratik Suriye Güçleri’ne (DSG) destek veriyor” dediği görülüyor.

Tahran’ı ziyaret eden heyette daha önce YPG ve Rojava asayişi tarafından bir kaç kez gözaltına alınan, Şerabi aşiretinden Newaf Salih El Beşar, Herb aşiretinden Mahmud Mansur El Akub, Abu Asi aşiretinden Hatib İlyas El Teleb, Elmamre aşiretinden Faysal El Azl gibi kişilerin olduğu öğrenildi.

Tahran’a giden aşiretler DSG içinde en az üyesi bulunan aşiretlerden oluşuyor. DSG’nin içinde en çok Arap üye 2014 yılında IŞİD tarafından katliama uğratılan Şeitate aşiretine mensup. Şeitate aşireti Tahran’daki toplantıya katılmadı.

Arap aşiretlerin Ali Memluk aracılığıyla Tahran’a davet edildiği tahmin ediliyor. Memluk, Suriye yönetiminde İran’a yakın birisi olarak tanınıyor.

Arap aşiretlerle yapılan toplantıdan bir sonuç çıkmadı

Fırat Üniversitesi Dr. Ferid Sadun, Ali Memluk’un Kamışlo’da Arap aşiretlerle yaptığı toplantıdan bir sonuç alamadığını söyledi.

Ferid Sadun, “Özellikle etkili olan bazı aşiretler Memluk’un düzenlediği toplantıya katılmadı. Toplantıya katılanların çoğunun da Suriye muhalefeti grupları içinde bir kardeşi ya da yakını var” dedi.

Sadun, Arap aşiretlerin DSG’ye karşı çıkma güçlerinin olmadığını düşünüyor.

Beşar Esad, geçen yılın Ekim ayında Suriyeli iki kanala yaptığı açıklamada, ABD ile savaşmak için güçlerini Fırat’ın doğusunda göndermeyeceğini ancak ABD’ye karşı “toplumsal mücadele” vurgusunda bulunmuştu.

Suriye ile ABD çatışacak mı?

Esad, 16 Kasım’da Rus RiT24 kanalına verdiği röportajda, “Amerika’nın Suriye’deki varlığı askeri müdahale ile karşılaşacak ve sonuçta büyük bir kayıp vererek Suriye’yi terketmek zorunda kalacak” ifadelerini kullanmıştı.

Esad’ın Fırat’ın kuzey doğusunda ABD askerleriyle şavaşmaktan uzak durması mantıklı, ama ABD askerleriyle savaşmayı düşünmesi ne kadar mantıklı?

Fırat Araştırmalar Merkezi siyaset uzmanı Dr. Süleyman İlyas, “Suriye’nin Amerika ile savaşta büyük bir tecrübesi var. Irak’taki savaş döneminde Amerika işgaline karşı savaşması için Irak’ın farklı kentlerine bir çok cihadist savaşçı gönderdi” dedi.

Süleyman İlyas, “Rejim bununla yüzleşmek için son kartını kullanıyor zira elinde başka bir şey kalmamış” diye konuştu.

Kürt akademisyen, Suriye’nin çabalarının hassas olduğunu belirterek, “Rejimin DSG üzerinde etkili olabileceği bir gücü yok. Rejimin Arap aşiretleri teşvik ederek Amerika’ya karşı başarılı olacağına inanmıyorum. Çünkü Suriye toplumu savaştan bıkmış” değerlendirmesinde bulundu.

Suriye hükümeti, 2004’te Kamışlo’daki başkaldırı ile mücadele edemeyeceğini görünce Deyrezor’daki halkı ve Arap aşiretleri Kürtlere karşı silahlandırmıştı.

Rûdaw’a konuşan Suriye Kürt Birlik Partisi Yardımcısı, Suriye hükümeti bileşenler arasında çatışma çıkarmak için ayrıştırma siyaseti yürütüyor.

Kürt siyasetçi, Suriye hükümetinin bazı bölgelerde başarılı olduğunu ve bazı yerlerde de bir sonuç alamadığını kaydederek, “Suriye hükümetinin bütün çabaları Amerika’nın bulunduğu Özerk Yönetim’in kontrolündeki bölgeleri kontrol etmek için. Çünkü halkı doğrudan Amerika’ya karşı harekete geçiremiyor” ifadelerini kullandı.

ABD, Rojava petrolünü Ürdün üzerinden Körfez’e ulaştırmak istiyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye’den askerlerin çekeceğini açıklaması ve ardından DSG kontrolündeki bölgelerde bulunan petrol kuyularını korumak amacıyla asker sevketmesi farklı senaryoları gündeme getirdi. ABD’nin Rojava’daki petrolü Tenef üzerinden Ürdün sınırına ulaştırarak Akabe Körfezi’ne sevketmeyi planladığı belirtildi. Bundan dolayı Suriye’de ABD’ye yönelik her saldırı bu senaryoya hizmet etmiş olacak.

Ferid Sadun, ABD güçleriyle karşılaşmanın uzun yıllardır Şam’ın gündeminde olduğunu belirtti.

Sadun, “Suriye resmi televizyonunda iki yıl önce Suriye’nin ABD ile savaşamayacağını söyledim. Bu konu mantık çerçevesinde ele alınmalı. Suriye Devlet Başkanı açık bir şekilde ABD ile savaşamayacaklarını dile getirdi. Suriye’nin ABD ile yapacağı bir savaşta kaybedeceği gerçeğini görmemiz lazım” dedi.

Sadun, Suriye hükümetinin Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra ABD ile savaşması için gönderdiği cihadist savaşçı taktikinin de etkili olmadığını ifade etti.

Fırat’ın doğusundaki Ebukemal ve Tenef’te ABD güçleri ile İran’a yakın milisler karşılılı pozisyon almış durumda. ABD’ye yönelik her saldırı öncelikle bu milisleri hedef haline getirecek.

Bu konu ile ilgil değerlendirmelerde bulunan Dr. Ferid Sadun, “ABD Fırat’ın doğusundaki petrolü, Rimelan, Şedadi ve Elömeran’dan denize ulaştırmayı amaçlıyor. Bunun için tek bir yol var o da: Rimelan’dan Haseke, Hol, Buseyra ve Fırat Nehri üzerinden Irak sınırı boyunca Tenef ve Ürdün’e ulaştıracak bir boru hattı döşemek. Ayrıca Fırat Nehri’nin batısının da DSG’nin kontrolüne girmesi gerekiyor. ABD’ye karşı her saldırı da bu plan için zemin oluşturacak” diye konuştu.

PAYLAŞ

DİĞER HABERLER
maksibet giriş maksibet film hd izle film izle film hd izle şutbet giriş şutbet oslobet giriş oslobet betmoris giriş betmoris elexusbet giriş favorislot elexusbet giriş