Fransa Parlamentosu, Kürtlere yönelik soykırımın tanınmasını oylayacak

Fransa Parlamentosu’nun 16 üyesi, Baas rejiminin Kürdistan halkına yönelik soykırımının (Enfal) tanınması için bir yasa tasarısı hazırladı.

Söz konusu tasarıda, “Soykırımın anlamını diğer tüm ülkelerden daha iyi bilmesi gereken, aynı zamanda Kürt halkının dostu olan Fransa, insanlığa karşı işlenmiş böylesi suçlara daha fazla ihtiyatla bakmalıdır” ifadelerine yer verildi.

Yasa tasarısı bugün yapılacak özel oylamayla parlamenterlere sunulacak. Tasarının oy çokluğuyla onaylanması halinde Güney Kürdistan’da Kürt halkına yönelik gerçekleştirilen saldırılar ve katliamlar soykırım olarak kabul edilecek.

Tasarı aynı zamanda Fransız hükümetini soykırımı tanımaya; mağdurlara ve katliamda hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödemeyi desteklemeye çağırıyor.

Öte yandan tasarıda, İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün (HRW) Kürtlere yönelik sürdürülen katliamla ilgili hazırladığı rapora ve Cenevre Soykırım Sözleşmesi’ndeki maddelere atıf yapıldı.

Bu tasarı Demokrat Birlik Partisi lideri Jan Kristof Lagard da dahil olmak üzere 16 milletvekili tarafından hazırlanarak parlamentoya sunuldu.

ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ RAPORLARINA GÖRE BAAS YÖNETİMLERİ KÜRTLERE 16 KATLİAM UYGULADI

Irak, Birleşmiş Milletler’e (BM) üye olup, 1951 yılında katliamları önleme anlaşmasını imzaladıktan sonra Kürdistan halkına yönelik çok sayıda katliama imza attı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi raporlarına göre, Bağdat yönetimleri geçmişte Kürtlere yönelik 16 defa katliam uyguladı.

Söz konusu katliamlara karşı uluslararası toplumdan hiçbir etkili adım atılmadı.

Bağımsızlığını kazanmasının ardından uluslararası güçler tarafından sürekli olarak kullanılan ve komşu ülkelerin başına bela olan Irak, Kürtler başta olmak üzere farklı toplum kesimlerine ise göç, katliam ve Enfal uyguladı.

1988 yılında Saddam Hüseyin’in kuzeni olan Ali Hasan Mecid’in (Kimyasal Ali) talimatıyla Irak savaş uçakları kimyasal silahlarla Halepçe’yi bombaladı.

Bombardımanlarda 5 bini aşkın Kürt şehit olurken, 10 bin kişi ise yaralandı. Bombardımanlarda kullanılan kimyasal silahların kullanılması, uluslararası yasalarla yasaklanmıştı.

Kürtlerin meşru hak taleplerini sürdürmeleri üzerine Irak hükümeti 1987-1988 yıllarında Germiyan bölgesinde Enfal sürecini başlattı. Bu süreçte 182 bin kişi Ninova sınırları içerisindeki Hezar ve Nugre Selman bölgelerinde diri diri toprağa gömüldü. Aynı süreçte 5 bin Kürt köyü harap edildi.

Baas rejimi 1988 yılında Feyli Kürtlerine yönelik de Enfal sürecini başlattı.

Barzani, Germiyan, ve Feyli enfalleri dışında Baas rejimi Bağdat’ın batısındaki Ebu Gureyb Cezaevi’nde tutuklu bulunan 1500 ile 2000 arasında Kürt tutukluyu canlı olarak toprağa gömdü.

1991 yılında Kürdistan halkı dönemin rejimine karşı başkaldırdı. Raperin olarak isimlendirilen süreçte, Baas rejimi en vahşi şekilde halka müdahalede bulundu. Bu süreçte 10 binlerce Kürt tutuklanırken, katliamlar uygulandı.

1948 yılında Birleşmiş Milletler’de kabul edilen suç yasalarına göre, Irak yönetimlerinin işediği bu suçlar soykırım sınıfına giriyor. Ancak Kürtlere yönelik katliamlar uluslararası toplum tarafından şimdiye kadar soykırım olarak tanınmadı.