Van Haber
Özgün ve tarafsız haberin adresi

Dört dağ arasında binlerce çiçek

11

Duygu KIT/DERSİM

Dersim, coğrafi olarak çok büyük bir alanı kapsamasa da bölgede en fazla bitki türü ve yaban hayvanı popülasyonuna sahip il olma özelliğini koruyor. Bölgedeki doğal yaşamı tehdit eden ve uzun yıllardır hayvan dostları ve çevrecilerin madencilik, baraj, HES projeleri ve “avcılık” adı altında gerçekleştirilen cinayetlere karşı mücadele sürerken, açıklanan Cumhurbaşkanlığı kararının nasıl bir etki yaratacağı merakla bekleniyor.

Bölgedeki bitki ve hayvan popülasyonuna yönelik kapsamlı bir araştırmanın henüz yapılamamış olması ve yeni türlerin keşfedilmesi birçok akademisyeni bölgeye çekerken, Dersim’de bitki çeşitliliğinin neredeyse beşte biri endemik olarak kayıt altına alınmış olduğu belirtiliyor. Dağ ve derin vadilerin coğrafi yapının büyük çoğunluğunu oluşturduğu Dersim, bu yapısı sayesinde barındırdığı bitki ve hayvan çeşitliliğiyle çok özel de bir konumda.

Munzur Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde bulunan ‘Acı Çiğdem’ dünyada sadece Dersim’de bulunuyor. Ovacık ilçe sınırları içerisinde yetişen ‘Munzur Pireotu’ ise, bu bağlamda örnek gösterilen bir diğer endemik tür.

Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Ereğli Ziraat Fakültesi’nde öğretim üyesi Doç. Dr. Metin Armağan Dersim’deki endemik türler ve bitki çeşitliliği üzerine çalışıyor. 2014 yılında bakanlıkça yürütülen envanter çalışmasında çiçekli bitkiler uzmanı olarak görev alan Armağan o tarihten beridir düzenli olarak Dersim’de arazi çalışması yapıyor. Biz de Armağan ile Dersim’in florası, yapısı, bitki çeşitliliği ve korunma yöntemleri üzerine görüştük.

Son 20 yıldır Doğu Anadolu’da özellikle Van, Tunceli, Hakkari, Erzurum, Bitlis ve Ağrı’da çalışmalar yapan Armağan TÜBİTAK tarafından desteklenen projelerde hem yürütücü hem de araştırmacı olarak görev almış. Türkiye’nin tamamında çalışma imkanı bulduğunu belirten Armağan çalışmaları hakkında şu bilgiyi veriyor:  “Genelde insanların gitmediği, araştırılmamış alanları tercih ediyoruz.  Çünkü buralarda hala keşfedilmeyen bitkiler olduğunu düşünüyoruz. Tunceli’yi başta bu yüzden seçtik. 2014 yılında yaptığımız çalışmada gördük ki daha araştırılacak, gezilecek görülecek çok yer var burada. İnsan eli değmemiş yerler var. Dolayısıyla buradaki zenginliği keşfedip, bilim dünyasına tanıtmak bizim görevimiz.”

 

“Dersim’de iki bini aşkın çiçekli bitki bulunuyor”

 

Dersim’in coğrafik yapısının dağ ve vadilerden oluştuğunu ve bu sebepten özel bir bölge olduğunu belirten Armağan, yakın zamana kadar çok fazla çalışma yapılmadığı için Dersim’in şu an gözde bir bölge olduğunu belirtiyor. “Habitat çeşitliliği artarsa bitki çeşitliliği artar” diyen Armağan Dersim’deki tür çeşitliliği ve flora yapısına ilişkin olarak şu bilgileri veriyor, “Dersim’de iki bin civarı çiçekli bitki var. Bunların yüzde on sekiz civarı da endemik. Dünyada sadece Dersim’de var. Mesela Munzur Çiğdemi var, sadece Ovacık’ta yetişiyor. Benim tanımladığım bir bitki var, Hakis soğanı. O da Nazımiye’de sadece dar bir alanda bulunuyor. Tunceli’de en çok tür içeren familyalar papatyagiller, baklagiller, hardalgiller aileleridir. En çok tür içeren cins ise Allium (Soğan) cinsidir.”

“Horoz Gülü’nün esas yayılış alanı Dersim”

 

Bilim insanlarının yıllardır güvenlik sebebiyle Dersim çevresine gidemediğini, çoğu yerin hala araştırılmaya ihtiyacı olduğunu belirten Armağan yapılan çalışmaların çok önemli olduğunu ama bölgenin hem keşfedilmesi hem de korunması gerektiğini vurguluyor. “Bir bitkiyi ya da canlıyı tanımadan koruyamazsınız”  diyen Armağan, 2019 yılında kayıt altına alınan ve yayılış bölgesi Dersim olan Horoz Gülü için şu bilgiyi veriyor: “Horoz Gülü ilk Şebinkarahisar’da toplanmış. 60 yıl sonra bazı bilim insanları Şebinkarahisar’da tekrar o bitkiyi toplayarak kayıt altına almışlar. Onlardan sonra da bir bilim insanı bu bitkinin Erzincan İliç tarafında da küçük bir bölgede de olduğunu tespit etmiş. Fakat 2019 yılında yaptığımız gözlemler dayanarak bu bitkinin asıl yayılış alanının Tunceli olduğunu söyleyebilirim. Çünkü burada sağlıklı çok fazla popülasyonu var bu bitkinin. Bilimsel çalışmalarla bunlar kayıt altına alınmazsa neye sahip olduğumuzu ve neyi kaybettiğimizi bilemeyiz.”

“Çalışmalarımız bitki alanlarının tahribine engel oluyor”

2014 yılından beridir yaptıkları tüm çalışmaların verilerini ‘Nuhun Gemisi’ adlı bir veri tabanına Doğa Koruma Milli Parklar Müdürlüğü aracılığıyla kaydedildiğini aktaran Armağan, bu veri tabanı sayesinde bitkinin nerelerde olduğu ve popülasyonları hakkında veriler de bulunduğunu bu sayede de nesli tehlikeye girecek türlere yapılacak koruma çalışmaları için temel oluşturduklarını belirtiyor. “Örneğin baraj ya da maden çalışması yapılacak o alanda nadir ya da dar yayılan bir bitki var mı, o bitkiler hakkında envanter çalışmasını bu sayede görebileceksiniz. Bizim çalışmalarımız bunlara veri sağlıyor.” diyor.  Bunun haricinde benim tanımladığım orada 5 tane tür var. Bu türler sadece o bölgede değil tüm dünya için yeni türler. Bazen halk arasında şöyle konuşmalar geçiyor: ‘Ya bu bitki nasıl yeni, bizim köyde çok var bundan’ Tamam siz gördünüz de o bitkinin ne olduğunu biliyor musunuz? Bilim de bilmiyor işte. Bilimsel açıdan ilk kez tanımlanan bitkiler yeni bitki olarak sayılıyor. Tunceli’de böyle 5 tane bitki tanımladık. Buralarda yapılacak tüm bilimsel çalışmalar, bitki çeşitliliğinin korunması için temel oluşturacaktır.”

 “Bitkiler dahil bütün canlıların yaşam alanını korumalıyız”

Dersim’deki bitki çeşitliliğinin korunması gerektiğini belirten Armağan bitkileri korumak için üç yöntem olduğunu belirtiyor. “Birinci yöntem yerinde koruma, ikincisi alıp başka yerde koruma. Üçüncüsü ise, yakın bir yerde benzer habitatta koruma. Örneğin, Munzur Vadisi’nde Torunoba köyündeki endemik bir türü alarak Babaocağı Köyü’ne taşıyorsunuz ve burada yetiştiriyorsunuz. Tabii bizim istediğimiz birinci yöntem, yerinde koruma yöntemi. Çünkü habitatı koruyorsunuz, birçok canlının yaşam alanını koruyorsunuz. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü bu şekilde çalışmalar yürütüyor. Doğanın ve diğer canlıların korunmasında bizlere düşen görevler de var elbette. Her şeye önce kendimizden başlamalıyız.”

DİĞER HABERLER
maksibet giriş maksibet film hd izle film izle film hd izle şutbet giriş şutbet oslobet giriş oslobet betmoris giriş betmoris elexusbet giriş favorislot elexusbet giriş