Van Haber
Özgün ve tarafsız haberin adresi

10 Ekim: Hala anlatılacak gibi değil 

26

Duygu KIT

DERSİM – Ankara Garı önünde, 103 kişinin hayatını kaybedip yüzlerce kişinin yaralandığı IŞİD katliamının üzerinden 8 yıl geçti. Ancak katliamın acısı ilk günkü gibi hafızalarda. Katliamın acısını ilk günkü gibi hissettiklerini anlatan, o dönem Tarım Orkam-Sen Genel Merkez yöneticisi olan ve mitinge Dersim’den katılan Hıdır Demir, 10 Ekim’in yıldönümü öncesi yaşadıklarını, “Ben ve yaralı arkadaşlarım bu mücadelenin mutlaka ve mutlaka ülkede barışın sağlanıncaya kadar devam etmesi gerektiğini 10 Ekim’de daha iyi öğrenmiş olduk” sözleriyle anlattı. 

‘DERSİM ‘BARIŞ ISRARI EN DOĞRU TUTUMDUR’ DEDİ’ 

Katliamda bacağından yaralanan Hıdır Demir, Barış Mitingi’ne Dersim’den oldukça coşkulu şekilde davullar zurnalarla yola çıkıldığını belirterek başlıyor sözlerine. Sekiz yılın ‘çok sancılı’ ve ‘mücadeleyle’ geçtiğini söyleyen Demir miting öncesi hazırlıklarını şöyle aktarıyor, “Dersim’de barış çağrısının anlatılmadığı hiçbir belde köy ilçe kalmamıştı. Gelenler de gelmeyenler kadar gelmeyenler de gelenler kadar bu konuda duyarlılıklarını paylaştılar, desteklerini sundular. Barış ısrarının çok doğru bir tutum olduğunu, baskıcı rejime karşı ayakta olmamız gerektiğini her yerde aldığımızı söyleyebilirim.”

‘MİTİNG ALANINDA TEK BİR POLİS YOKTU, SADECE MİTİNGE GELENLER VE İŞÇİLER VARDI’ 

“26 yıllık sendikacılık hayatımda yüzlerce merkezi ve bölgesel mitinge katılmış bir insan olarak o gün Ankara’ya gittiğimde beni hayretler içinde bırakan bir durum vardı.” diyen Demir miting sabahını şu sözlerle anlatıyor, “Geçmişte Ankara’ya varmadan polisler, trafik polisleri, jandarma yolumuzu keser, kente sokmak istemezlerdi. Izinli olmasına rağmen alana zorla girerdik. Ama 10 Ekim günü Ankara Garı’nın etrafında ne bir trafik polisi ne de güvenlik alan polisler vardı. Alanda sadece işine giden Ankaralılar ve mitinge gelenler vardı.”

‘YARDIMA GİTMEK İSTEDİM AMA YARALANDIĞIMI SONRA ANLADIM’ 

Gar Meydanı’nda barış çağrısına yanıt vermek isteyen binlerce insanın sabah erkenden toplandığını, miting alanına doğru hareket eder etmez ilk patlamanın gerçekleştiğini aktaran Demir, ikinci büyük patlama anına dair yaşadıklarını şu sözlerle anlatıyor:

“İlkini çok önemsemedim. Kısa zaman sonra ikinci bomba patladı, yüzüm bombanın patladığı tarafa yönelikti. Dev gibi bir alev yükseldi. O sırada artık ciddi bir şeyler yaşandığını, bomba patladığını algıladım. Hemen oraya yardıma gitmem lazım diye harekete geçmek istedim ama adım atarken sağ bacağımın benimle gelmediğini fark ettim. Tekrar denedim, tekrar gelmedi. Kalçamla diz arasında bir kanamanın olduğunu gördüm. Sonra kargaşa, bağırtılar, kaçışmalar. Bir taraftan kendimle uğraşırken diğer taraftan olan biteni izliyordum. Ne oluyor? Ne oldu? Nasıl bunu yaparlar? Bir hengame içerisinde çok karmaşık duygularlaydım.”

’10 EKİM HALA ANLATILACAK GİBİ DEĞİL’

“En sonunda sendikadaki diğer arkadaşlarım benim vurulduğumu fark etti. Urfa Tarım Orkam-Sen Şubesi Başkanı Serdar Binici elini uzattı. Kafamı yavaşça kaldırarak dizine koyup yanımda beklemeye başladı. Hala anlatılacak gibi değil. Insanların her tarafı kan içinde, herkes parçalar içindeydi” diyen Demir patlamadan uzun süre sonra polislerin geldiğini, yerde yatan insanlara, onlara yardım için çalışanlara müdahale ettiklerini anlatarak devam ediyor, “Hepimize gaz sıkmaya başladılar. Sonra tüm arkadaşlar yaralıları bırakarak polislerin bu tutumuna karşı müdahaleye başladılar. Ben de bunların hepsini yerde yatarken tek tek izliyorum. Daha sonra polisler çekildi gitti.”

‘NE BİR TAKSİ NE BİR AMBULANS VARDI ARKADAŞLARIMIZ ZORLA ARABALARI DURDURDU’

Miting alanı için ‘mahşer günü gibiydi’ diyen, çevrede taksicileri dahi bulamadıklarını söyleyerek şöyle devam ediyor, “Beni orman i̇şletmenin arazi aracıyla hastaneye götürdüler. Arkadaşlar beni o arabaya bindirmek için çok çaba harcadı. Bir taraftan canım çok yanıyor bir taraftan bacağıma kurşun değmiş, kırılmış. Kırılan bacağı her oynatmada yeni kırıklar meydana gelmiş. Bu cehennemin içerisinde arkadaşlarımız arabaları zorla çevirerek yaralıları hastaneye götürebildiler.”

‘BARIŞ MÜCADELESİ HERKES İÇİN ELZEMDİR’

10 Ekim Katliamı’ndan bir yıl sonra KHK ile ihraç edilen, “O gün 103 barış savunucusu katledildi. Yüzlercesi ciddi șekilde yaralandı. Kimisi yarım insan düzeyine geldi.

Ben ve yaralı arkadaşlarım bu mücadelenin mutlaka ve mutlaka ülkede barışın sağlanıncaya kadar devam etmesi gerektiğini 10 Ekim’de daha iyi öğrenmiş olduk’ diyen Demir son olarak, “10 Ekimler’in bir daha yaşanmaması, herkesin kardeşçe bir arada eşit bir şekilde yaşaması için barış mücadelesi elzemdir.” diyor.

 

DİĞER HABERLER
maksibet giriş maksibet film hd izle film izle film hd izle şutbet giriş şutbet oslobet giriş oslobet betmoris giriş betmoris elexusbet giriş favorislot elexusbet giriş