İşte İdlib’de ateşkes anlaşmasının tam metni
ÖZGÜR ÜLKE- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in İdlib’de çözüm arayışı için bir araya geldikleri Moskova zirvesinden ateşkes kararı çıktı. Liderlerin ateşkesin açıkladığı ateşkes kararının ardından iki ülke Dışişleri bakanları Mevlüt Çavuşoğlu ve Sergey Lavrov, İdlib’de yeni bir statü öngören mutabakat metnini açıkladılar. Bu gece (6 Mart 2020 Perşembe) 00.01 itibariyle ateşkes ilanını hükme bağlayan mutabakat metni, İdlib’de M4 karayolunun kuzey ve güneyinde 6’şar kilometre derinliğinde bir güvenlik koridorunun bir hafta içerisinde hayata geçirilmesi kararını da içeriyor.
Moskova’da Erdoğan ve Putin’in baş başa görüşmesinin ardından heyetler arasında devam eden zirve 5 saat 40 dakika sürdü. Zirvenin ardından açıklama yapan Putin ve Erdoğan, ateşkes kararını duyurdular. Putin, ‘ortak belge’ olarak telaffuz ettiği mutabakat metni için ‘ateşkese ve çatışmaların durdurulmasına yardımcı olacak bir belge’ ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da ‘İdlib’de yeni bir statünün oluşturulması kaçınılmaz hale gelmiştir’ dedi, Ankara-Moskova iş birliğinin Esad rejimince bozulmasına izin vermemesi konusunda Rusya’dan beklentisini dile getirdi.
Liderlerin açıklamalarının ardından Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Lavrov, 5 saat 40 dakika süren zirve maratonunda varılan mutabakata ilişkin imzalanan belgeyi açıkladılar. Türkçe, Rusça ve İngilizce hazırlanan mutabakat metni şöyle:
“İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Muhtıraya Ek Protokol,
Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu, ateşkesin uygulanmasına garantör olarak,
Suriye Arap Cumhuriyeti’nde Gerginliği Azaltma Bölgeleri Oluşturulmasına İlişkin 4 Mayıs 2017 tarihli Muhtıra ve İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin 17 Eylül 2018 tarihli Muhtıra’yı hatırda tutarak,
Suriye Arap Cumhuriyeti’nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne olan kuvvetli taahhütlerini yineleyerek,
Terörizmin tüm tezahürleriyle mücadele ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını yinelerken, sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini kabul ederek,
Suriye ihtilafının askeri çözümünün olamayacağının ve ihtilafın yalnızca Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde, Birleşmiş Milletler’in kolaylaştırıcılığında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğinin altını çizerek,
İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesinin, sivillerin korunmasının, ihtiyaç sahibi tüm Suriyelilere önkoşulsuz ve ayrım gözetmeksizin koruma ve insani yardım sağlanmasının, keza ülke içinden yerinden edilmelerin önlenmesi ile mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilen kişilerin güvenli ve gönüllü olarak Suriye’deki asıl ikamet yerlerine geri dönüşlerinin kolaylaştırılmasının önemini vurgulayarak,
Aşağıdaki hususlarda mutabık kalmışlardır:
1-İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01’den itibaren durdurulacaktır.
2-M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecektir. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacaktır.
3-Türk-Rus ortak devriyeleri, 15 Mart 2020 tarihinde M4 karayolunun Trumba’dan (Serakib’in 2 km batısı) Ain-Al-Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacaktır.
İşbu Protokol, imzalandığı anda yürürlüğe girer.
Türkçe, Rusça ve İngilizce üç örnek olarak ve eşit yasal geçerliliği olacak şekilde 5 Mart 2020 tarihinde Moskova’da imzalanmıştır.”