AK Partili belediye başkanlarına seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, isim vermeden korona virüsü salgınıyla mücadele için kampanya başlatan ve hesapları bloke edilen CHP’li belediyeleri eleştirdi.
Hükümetin başlattığı “Milli Dayanışma Kampanyası”nın amacının “milletimizin fertleri arasındaki güçlü dayanışmayı ortaya koymak” olduğunu söyleyen Erdoğan, “Sergiledikleri hukuksuzluk ve tehlikeli söylemlerle dayanışma yerine ayrışma peşinde olanlara izin vermeyeceğiz. Hele hele 83 milyonun kader ortaklığını sembolize eden bir projeyi dinamitlemeye çalışmak, açık söylüyorum, gafletten öte bir davranıştır. Türkiye’de kimse hukukun ve kanunların üstünde değildir” dedi.
CHP’li 11 başkan: Yardım bekleyenlerin mağduriyeti artacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans yöntemiyle AK Partili belediye başkanları ile görüştü. Yerel seçimlerin üzerinde bir yıl geçtiğini hatırlatan Erdoğan, belediye başkanlarına yaptıkları faaliyetler nedeniyle teşekkür etti.
Belediyelere korona virüsü salgınına karşı görevler düştüğünü belirten Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
BELEDİYELERİN GÜNLÜK HAYATA DOKUNAN ÇALIŞMALARI BİZİM İÇİN ÖNEMLİ: Mahalli idareler seçimlerinin birinci yılını geride bıraktık. Her birinizi seçimlerde gösterdiğiniz gayret ve elde ettiğiniz başarı için bir kez daha tebrik ediyorum. Geçtiğimiz bir yılda gerçekleştirdiğiniz faaliyetleri mümkün olduğu kadar yakından takip etmeye çalıştım. Şehirlerinize yaptığınız hizmetler için de ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum. AK Parti belediyelerde gösterdiği emsalsiz başarılarıyla Türkiye’nin yönetimini üstlenmiş bir partidir. Bu bakımdan belediyelerimizin halkımızın günlük hayatına dokunan çalışmaları ve yaptıkları altyapı yatırımları bizim için çok önemlidir.
MESLEK EDİNDİRME KURSLARINDA GEREKLİ MALZEMELER ÜRETİLEBİLİR: Özellikle içinden geçtiğimiz Covid-19 hastalığı döneminde belediyelerimize çok daha büyük görevler düşüyor. Yerel yönetimler başkanlığımız salgının başlamasıyla birlikte bu konuda dikkat edilecek hususlara dair sizlere gereken bilgilendirmeleri yapmıştı. Kamu hizmet binaları, toplu ulaşım araçları, pazar yerleri, çöp toplama alanları gibi yerlerin temizliğini ve dezenfeksiyonunu aksatmadan yapmalıyız. İlçe belediyelerimizle işbirliği halinde cadde ve sokakların rutin temizlik faaliyetlerinin yürütülmesi hususunda da daha fazla hassasiyet göstermeliyiz. Maske, eldiven, tutum gibi temizlik malzemelerinin dağıtımını yaygın bir şekilde sürdürmeliyiz. Meslek edindirme kursları olan belediyelerimiz buralarda temizlik ve korunma malzemeleri üretimini kendileri yapabilirler. Halkı bilgilendirmeye yönelik kurallara uymaya davet eden her türlü faaliyet kesintisiz devam ettirilmelidir.
EVİNDE TENCERE KAYNAMAYAN VATANDAŞLARIN VEBALİ ÜZERİNİZDE: Yaşlılarımız ve öğrencilerimiz başta olmak üzere evlerinden çıkmamalarını istediğimiz vatandaşlarımızın alışveriş, internet, kitap gibi ihtiyaçlarının teminine yardımcı olmalıyız. Bilhassa işsiz kaldığı veya yetersiz gelire sahip olduğu için geçim sıkıntısı yaşayan vatandaşlarımızı asla yalnız bırakmamalıyız. Bu konuda valiliklerimizle, kaymakamlıklarımızla da işbirliği halinde olmalısınız. Evinde tencere kaynamadığı için gözü yaşlı, kalbi kırık, yüreği daralmış her vatandaşımızın vebali sizlerin üzerindedir. Vatandaşlarımızla doğrudan yüz yüze iletişim içinde olan belediye personelinin maske, tulum, eldiven gibi malzemelerde en küçük bir eksiklik eksiklik yaşanmamalıdır.
BUGÜNLERİ MİHNET DEĞİL FIRSAT BİLMELİYİZ: Bugünler gelip geçtikten sonra geride milletimize yaptığımız destekler kalacaktır. Hayırla yad edilmek için bugünleri mihnet değil fırsat bilip milletimizin gönül kapılarının bize sonuna kadar açılmasını sağlamalıyız. Milletimiz göz boyamaya çalışanla halis niyetle hizmet edenin ayrımını böyle dönemlerde daha iyi yapar. AK Parti olarak bugüne kadar milletimizi hayal kırıklığına uğratmadık. İnşallah bu salgın döneminde de uğratmayacağız.
TEDBİRLERİNİ BÜYÜK BÖLÜMÜ DAR GELİRLİLERE YÖNELİK: En büyük önceliğimiz vatandaşlarımızın geçim sıkıntısına düşmeden temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesini sağlayabilmektir. Aldığımız tedbirlerin büyük bir bölümü doğrudan dar gelirli insanlarımıza destek vermeye yöneliktir. Bu çerçevede sosyal devlet ilkesi gereği ihtiyaç sahibi 2 milyon haneye 1000’er lira nakit yardımı gerçekleştiriyoruz. Faaliyetine ara veren her işletmenin çalışanlarının ücretlerinin yüzde 60’ı oranında ve asgari ücreti geçmeyecek şekilde ödeme yapıyoruz. İstihdamı korumak amacıyla faaliyetine ara veren işletmelerimizin telafi çalışma sürelerini iki katına çıkardık. İşletmelerimizin vergi ve sigorta ödemelerini erteledik.
SÜRECİ AHKAM KESENLERE GÖRE YÖNETMEDİK: Korona salgınıyla mücadele sadece hükümetimizin ve devletimizin değil tüm siyasi partilerin, tüm kurum ve kuruluşlarımızın meselesidir. Bu, 83 milyonun her bir ferdini yakından ilgilendiren hayati bir konudur. Politika ve söylemlerimizi de buna göre belirledik. İşinin ehli hocalarımızdan oluşan Bilim Kurulumuzun tavsiyeleri doğrultusunda aldığımız kararları tek tek hayata geçirdik. Süreci sosyal medyada veya televizyon ekranlarında ahkam kesenlere göre değil ülkemizin gerçeklerine ve ihtiyaçlarına göre yürüttük.
PEK ÇOK ÜLKEYE GÖRE İYİ YERDEYİZ: Aldığımız her kararı devlet ciddiyetine uygun şekilde tüm boyutlarıyla değerlendirdikten sonra milletimizle paylaştık. Gerçekten tarihi bir felaketi yaşadığımız şu dönemde hamdolsun birçok ülkeye kıyasla iyi bir yerdeyiz. Ancak bunu yeterli görmüyoruz. Karamsarlığa kapılmadığımız gibi rehavete de asla düşmüyoruz. Panik yapmadan akılcı, dengeli ve gerçekçi adımlarla mücadelemizi kararlılıkla yürütüyoruz. Türkiye Allah’ın izniyle bu salgını yenecek güce ve kapasiteye sahiptir. Daha öncekiler gibi milletimiz bu badirenin üstesinden gelecektir. Çünkü biz Türk milletinin ferasetine sonuna kadar güveniyoruz. Rabbimizin nusret ve inayetinin bizimle olduğuna yürekten inanıyoruz. Bu süreçte mücadelemizi sekteye uğratacak en büyük tehdit ümitsizliktir, kararsızlıktır, yılgınlıktır, yeise kapılmaktır. 83 milyonun arasına ayrılık virüsünü, fitne ve tefrika virüsünü bulaştırmadığımız sürece korona virüsüyle mücadelemiz çok daha rahat olacaktır.
KAMPANYANIN HEDEFLERİNDEN BİRİ DE BERABERLİK: Bu milletin en büyük gücü birliği ve beraberliğidir. 83 milyon olarak birbirimize kenetlendiğimiz sürece bizi yıkabilecek hiçbir engel yoktur. Bunun için her fırsatta salgına karşı almamız gereken tedbirleri hatırlatırken milletimizin birliğine beraberliğine ve kardeşliğine vurgu yapıyoruz. Her fırsatta salgına karşı almamız gereken tedbirleri hatırlatırken milletimizin birliğine, beraberliğine ve kardeşliğine de vurgu yapıyoruz. Pazartesi günü “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” diyerek başlattığımız Milli Dayanışma Kampanyası’nın hedeflerinden biri işte budur. Başlattığımız yardım kampanyasında toplanacak tutarı doğrudan ihtiyaç sahiplerine aktaracağız.
KAMPANYAYI DİNAMİTLEMEYE ÇALIŞMAK GAFLETTEN ÖTE BİR DAVRANIŞ: Bu kampanyaların gayesi milletimizin fertleri arasındaki güçlü dayanışmayı ortaya koymaktadır. Sergiledikleri hukuksuzluk ve tehlikeli söylemlerle dayanışma yerine ayrışma peşinde olanlara izin vermeyeceğiz. Kendilerini Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dışında ve üstünde görenleri milletimiz de hak ettiği cevap veriyor, verecektir. Hele hele 83 milyonun kader ortaklığını sembolize eden bir projeyi dinamitlemeye çalışmak, açık söylüyorum, gafletten öte bir davranıştır. Türkiye’de kimse hukukun ve kanunların üstünde değildir. Korona salgınıyla mücadeleyi sulandırmaya, günlük siyasetin malzemesi haline dönüştürmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.